Hayalleri peşinden koşarken sıradan bir yaşamdan çıkıp macera dolu bir yolculuğa çıkan Şırnaklı çift, 16 yıl boyunca 6 kıtada 40 ülke gezerek hem kendilerine hem de topluma ilham veriyor. Çift, ineklerinden elde ettikleri gelirle gezilerini finanse ederek, doğal yaşamın ve kültürel zenginliğin tadını çıkarıyor. Kırsal yaşamla özdeşleşen bu çiftin sıradışı hikayesi, çok sayıda insanı motive etmekte ve yeni seyahat destinasyonları hakkında merak uyandırmakta. Şırnak’ın kültürünü, doğasını ve çiftçiliği uluslararası platforma taşıyan bu serüven, seyahat tutkunları için oldukça dikkat çekici bir örnek teşkil ediyor.
Şırnak'ta yaşayan Ahmet ve Zeynep Yılmaz, uzun yıllardır çiftçilik yapıyor. Çiftin inekleri, hem ailenin geçim kaynağı hem de seyahat eden ailenin en büyük destekçilerinden biri. Yılmaz çiftinin seyahatleri, her seferinde yeni bir hikaye ve heyecan dolu anılarla dolu. "İneklerimizden elde ettiğimiz süt ve diğer ürünlerle kazandığımız gelir, seyahat masraflarımızı karşılamaya yetiyor. Her yeni ülkeye gittiğimizde, oranın yerel kültürünü ve insanlarını daha yakından tanıma fırsatı buluyoruz" diyor Ahmet Yılmaz. Zeynep, bu konuda, “Kültürleri öğrenmek, farklı insanlarla tanışmak ve dünyanın her köşesinden dostluklar kurmak, bizim için gerçekten heyecan verici bir macera” ifadesini kullanıyor.
Ahmet ve Zeynep çifti, seyahat ettikleri her ülkede yerel yaşam ile ilgili deneyimlerini paylaşıyor. 16 yıllık seyahat serüvenlerinde, Hindistan’dan Peru’ya, Norveç'ten Kenya’ya kadar birçok yer gördüler. Her ziyaret ettikleri ülkede farklı gelenekler, yemekler ve yaşam tarzları ile karşılaştılar. “En özel anılarımızdan biri, Nepal’de bir köyde katıldığımız düğün töreniydi. Oranın gelenekleriyle buluşmak, bizlere farklı bir bakış açısı kazandırdı” diyor Zeynep. Seyahatleri boyunca özellikle yerel insanlarla etkileşimde bulunmaya özen gösterdiklerini belirtiyorlar. Bu sayede, kişisel gelişimlerine ve dünyaya bakış açılarına olumlu katkılarda bulunduğunu vurguluyorlar.
Yılmaz çifti, gördükleri her yerde birlikte geziyoruz, birlikte çalışıyoruz ve birlikte büyüyoruz diyor. Çift, seyahat etmeyi sadece bir hobi değil, aynı zamanda yaşam tarzı haline getirmiş. “Seyahat etmek, sadece yeni yerler görmek değil, aynı zamanda kendinizi keşfetmek ve ruhunuzu beslemek anlamına geliyor” açıklamasında bulunuyor Ahmet.
Son yıllarda sosyal medya üzerinden paylaşımlarda bulundukça, pek çok insana ilham kaynağı oldular. Takipçileri, onların yolculuk hikayelerini ve fotoğraflarını merakla takip edebiliyor. Bu da daha fazla insanı tarıma ve çiftçiliğe yöneltiyor, geleneksel yaşamı modern dünyayla buluşturuyor. Ahmet ve Zeynep, seyahatlerin yanı sıra geleneksel tarımın önemine vurgu yaparak, doğal ürünlerin faydalarına dikkat çekiyor. “Sürdürülebilir tarıma inanan biri olarak, doğal ürünlerin ve temiz yaşamın kıymetini biliyoruz. Bu nedenle gezilerimizde de bu konulara dikkat etmeye çalışıyoruz” diyor Zeynep.
Hayatlarına kattıkları bu deneyimlerle, hem çiftçilik hayatlarını hem de keşiflerini birleştirerek yeni bir yaşam felsefesi oluşturmuş durumdalar. "Seyahatlerimiz bize farklı bakış açıları kazandırıyor ve hayatı farklı bir perspektiften görmemize yardımcı oluyor" diyor Ahmet Yılmaz. Sonuç olarak, onların hikayesi, sadece bir seyahat deneyimi değil, aynı zamanda yaşamın ne kadar değerli olduğunu anlamak için harika bir örnek oluşturuyor. Umut veren hikayeleri ile daha fazla insanı seyahat etmeye teşvik ederek, hem kendilerini hem de çevrelerindekileri olumlu bir şekilde etkiliyorlar.
Ahmet ve Zeynep’in hikayesi, ineklerin verdiği sadece süt değil, yaşamın sunduğu birçok farklı değer olduğunu gösteriyor. Gezmeyi bir yaşam biçimi haline getiren bu çift, hayallerinin peşinden koşarken topluma ilham veriyor ve her gün yeni keşiflerin peşine düşüyorlar. Doğanın, kültürün ve insanlığın bağlantısını sağlamak adına çıktıkları bu serüven, onlara sadece yeni yerler görmekle kalmayıp, aynı zamanda kendilerini keşfetme fırsatı sunuyor. Her yolculukları, onlara yeni sorular soruyor ve yaşamın anlamını derinleştiren bir yolculuğa dönüşüyor.